1 min read

Uluslararası insancıl hukuka çağrımız.

Uluslararası insancıl hukuka çağrımız.

Bu dönemde Gazze çatışmalarında ölen ve yaralanan masumlar için her vicdan sahibi insan gibi derinden üzüntü duyuyoruz. Herkesi uluslarası hukukun yanında durmaya çağırıyoruz. Sivillerin her iki tarafta da şiddete maruz kalmasına karşı duruyoruz.

Savaşın bile kendi hukuku vardır. Ulus devletleri, terörle mücadelede ve adaleti sağlamada uluslararası hukuka tabidir. Bir ulus devleti, savaş suçları işleyerek, savaş hukukunu ihlal ederek, uluslararası hukuku çiğneyerek ve sivilleri zarara uğratarak terör eylemi yapmamalıdır.

Her ulus, uluslararası hukuk, özellikle uluslararası insancıl hukuk kurallarına tam uygun olarak kendini savunma hakkına sahiptir.Ulusal hukuku ihlal etmeyi ve savaş suçu işlemeyi kınıyoruz. Yaptığımız, uluslararası insancıl hukuka çağrıda bulunmaktır.

YGA’da vicdanlı bilimsel bakış açısını kazandırmak amacıyla Bilim Seferberliği projesini yürütüyoruz. Yaptığımız her bilim atölyesinde bilimin her zaman barış için kullanılması, insanlığın faydasına kullanılmasını çocuklara öğretiyoruz.

Yunus Emre’den ilham alarak “Ben gelmedim kavga için, benim işim sevi için” diyerek gelecekte böyle problemlerle karşılaşmamak adına vicdanlı ve bilimsel bakış açısını almış çocuklar yetiştirmeye devam edeceğiz.


Our call to international humanitarian law

We are deeply sad for the innocents passed away or injured in Gaza. We stand against violence against civilians on either side.

Every nation has the right to defend itself in full compliance with international law, in particular international humanitarian law.

Even war has its law. Nation states are subject to the international laws in dealing with terror and enforcing justice. A nation state should not act terrorism; by committing war crimes, breaking laws of war, disobeying international laws and harming civilians.

We condemn violations of international laws and committment of war crimes. What we are doing is calling for international humanitarian law.

As Yunus Emre rightly said: “so to speak to purse war - speak to cut the head; speak to transform poison - to a sweet word of butter and honey.”